Kazancı Haber (.Bir haberden daha fazlası.)
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM FORUM

EN ÇOK OKUNANLAR

ANKET

Alanya İl olursa Kazancı bağlansın mı




Tüm Anketler

Coğrafyamızın Bitkileri Yağmalanıyor

Naci Sözen

17 Haziran 2010, 16:55

Naci Sözen

Kazancı coğrafyasının, ağaçları, çalıları, yer altı ve yer üstü bitkileri ile doğasında yaşayan hayvanları konusunda yayınladığımız birkaç diziden oluşan seri yazımızda belirttiğimiz üzere, Kazancı coğrafyası veya daha geniş bir tanımlama ile Taşeli Yöresinin (Orta Toroslar) bitki örtüsünün çeşitliliği ve zenginliği yönünden, yurdumuzun, hatta dünyanın sayılı bölgelerinden sayılmaktadır.

 

Bu zenginliğimizin kıymetini bilemedik ve kırları süsleyen nergisler, sümbüller, laleler, menekşeler ve birçok hayvan türü zaman içinde yok edildi. Yakın geçmişte ise, birkaç lira için, ormanlarımızın süsü olan salepler, yer elmaları, ekşikulak ve mantarları kökleyip yok ettik.

 

Toros yaylalarında “ dağ sarımsağı “ arayanlar ile taşlıca armut meyvelerini siparişle toplatanlara da tanık olduk. Yıllardan beri, Kırkkuyu yaylasının kekikleri, oraklarla biçilip, çuvallar dolusu olarak çevredeki veya uzaklardaki kekik suyu fabrikalarına gönderilmektedir.

 

Birçok hastalığa iyi geldiği bilinen ve adlarını dahi tam olarak bilemediğimiz birçok bitkimiz de son zamanlarda (çağşır otu, sumak, eğrelti otu, ayrık otu, kızıl pancar, ilabadı, karamık üzümü, sinir otu, acı yavşan, dağ-kır çayı, kengir, sığırkuyruğu,  deve dikeni, ısırgan, kuşburnu gibi) gizliden gizliye toplatılmaktadır.

 

Bölgemizin iklim ve bitki zenginliği, bilim çevrelerinin de dikkatini çekmiş olacak ki, Ege Üniversitesinden taleple dağlarımızdan otlar toplatılmakta, Selçuk Üniversitesi de bitki üretim denemeleri yapmaktadır. Son izlenimlerimizde, Kızılalan düzlüğü,  bu eğitim kurumuna kiralanmış ve ekim için hummalı bir çalışma yapılmaktadır.

 

Hatta Körkuyu çeşmesinin suyunu, Kızılalan başına akıtmak için kanallar bile kazılmıştı. Deneme üretimlerinde olumlu sonuçlar alınırsa, halkın bu bitkileri üretmesi ve bu eğitim kurumuna satması mümkün olacak diyorlardı.

 

 

Biz bu deneme ekimleri ve olumlu gayretleri tespit ederken şok bir olay-haber ile karşılaştık. Kimlikleri belirsin kişiler, nerden ve nasıl bilgi sahibi oldukları da bilinmez durumdayken, araçlarını Burçakalanı başındaki çeşmeye bırakmışlar ve ellerindeki kazma-küreklerle Kartal Tepesi sırtlarına tırmanmışlar. Uzaktan bakanlar, bu insanların kayaların dibindeki bazı ot türü sabit bitkilerin çevresini telaşla kazmakta olduğunu görmüşler.

 

Geniş bir çukur şeklinde kazdıkları sahadan kucakla taşınacak kalınlık ve boyda, görünüşü çok enteresan ve şimdiye kadar kimsenin tanık olmadığı, geven kökünü andıran bir kök çıkarıp araçlarına yükleyip uzaklaşmışlar.

 

Dağlarımızdaki bu bizim bile bilmediğimiz bitki ve görmediğimiz köklerini uzaklardan gelenlerin böyle kolaylıkla bulması ve sessizce söküp götürmeleri dikkate değer bir durumdu. Bu kazıyı gören ve kişilerle konuşan Belediye işçisi Süleyman AYYILDIZ,  bu kişilerle konuşmasında, bu bitki kökünün birçok hastalık için ilaç niteliğinde olduğunu öğrenmişti.

 

Hatta, sökülen bu köklerden bir parçasını da almayı başarmıştı. Bitkileri sökenler, bir belediye çalışanıyla karşılaşmaktan hoşnut olmamışlar ve süratle bölgeyi terk etmişler. Durum hakkında bilgi aldığımız Sayın Süleyman AYYILDIZ’ın elindeki bitki kökleriyle bir resmini çektik.

 

Köklerden küçük bir parçasını da yanımıza aldık. Bu köklerin kaynatılıp suyu içilecekmiş.. Bitkinin adı da tam olarak öğrenilemedi.. Kazancılıları ve yetkilileri coğrafyamızın korunması bitkisel ve hayvansal güzelliklerin yaşatılması konusunda duyarlı ve gayretli olmaya davet ediyoruz.

 

Avlanması yasak olan, keklik ve tavşanların gizlice ve uzaklardan gelen avcılarla işbirliği yaparak avlayanlar, çevredeki ladin, şimşir, andız ağaçlarının geceleri kesilerek yok edildiği, halk arasında sıkça konuşulmasına rağmen resmiyete dökülemediği için hiç bir resmi işlem yapılamamaktadır.  

 

Sivrice Belen kekliklerini, Öküzini yakasındaki dağ lalelerini, Körkuyu tavşanlarını, Kızıltaş ladin ağaçlarını, kekikleri ve adını bilmediğimiz nice kıymetli bitkilerimizi  daha iyi korumak ve yaşatmak dileğiyle…. Değilse, çevremiz, doğadaki hayvanlar ve eşsiz bitkilerimiz sürekli yok edilecek veya yağmalanacaksa gelecek kuşaklara karşı suçlu olmaktan kurtulamayacağız…

 

Derleyen: Av. Naci SÖZEN ,  09  Haziran  2010 / KAZANCI

Bu haber 2857 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
Demokrasi Kazansın01 Nisan 2024

HABER ARA


Gelişmiş Arama

© 1999 - 2023 haber sitemize girilen ve yüklenen yazı, bilgi belge, içerik ve fotoğrafları Kazancı haber her türlü basım yayın kitap broşür vb işlerde kullanabilir sahipleri bu konuda muvakatname vermiş sayılır. ayrıca sitede yayınlanan her türlü veri kazancı haberden izin almadan kullanılamaz. Haber, Köşe Yazıları ve yorumların sorumluluğu sahiplerine ait olup, sitemiz bu konuda herhangi bir sorumluluk kabul etmez.

RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi