| ||||||||||
| ||||||||||
EN ÇOK OKUNANLAR |
19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı Kutlanıyor..![]() 19 Mayıs 2013, 01:35 19 MAYIS ATATÜRK'Ü ANMA VE GENÇLİK VE SPOR BAYRAMINI KUTLUYORUZ
Bilindiği üzere, Osmanlı İmparatorluğu ile müttefikleri, 2. Dünya Savaşında yenilince, savaşın galibi olan devletler aralarında Anadolu’yu paylaşmış ve işgale başlamışlardı. Mustafa Kemal bu işgal ortamında, 19 Mayıs 1919 günü bir kaç arkadaşı ile birlikte Samsun’a çıktı. Kafasında yeni Türkiye Devleti’nin kurulması fikri vardı. Bu devlet dört bir cephede verilecek olan Kurtuluş Savaşı, iç isyanların bastırılması ve siyasi mücadeleler sonunda gerçekleşecektir. Kurtuluş Savaşının özü, Amasya Genelgesinde yer alan “ Milletin Bağımsızlığını yine Milletin azim ve kararı kurtaracaktır. “maddesinde ifadesini bulur. Kurtuluş Savaşı ve Atatürk devrimlerinin iki hareket noktası (dinamiği) vardır. Bunlar; “ tam bağımsızlık“ ve “kayıtsız şartsız millet egemenliği “ dir. Kurtuluş Savaşı (Milli Mücadele) gerçeği, Türk Milleti, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve bu savaşı kazanan şehitler, gaziler ve tüm vatandaşlar için, bir zaferden öteye, bir VAR OLMA veya YOK OLMAMA mücadelesi niteliği taşımaktaydı.
Daha yolun başında hazırlanan 20 Ocak 1921 tarihli Anayasamızda “ egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğu “ ilan edilmişti. Bu doğrultuda, 01 Kasım 1922 tarihinde Saltanat kaldırılmış, 03 Mart 1924 tarihinde de Hilafet kaldırılmıştır. Nihayet, yeni Türkiye Cumhuriyeti Devleti tüm dünyaya ilan edilmiş oluyordu. İç isyanlar, siyasi mücadeleler, suikast ve Menemen olayı gibi sayısız güçlüğe rağmen, sonuca Atatürk liderliğinde kararlılıkla ulaşılmıştır. Cumhuriyet 29 Ekim 1923 günü ilan edilmiştir. Başlangıçta, “ Ya istiklal, Ya ölüm “ parolası ile başlamış olan mücadele, “ Ne mutlu Türküm diyene “ ilkesi ile MİLLET olma yolunda başarıya ulaşmıştır. Atatürk, “Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca, hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz, Türkiye Cumhuriyetini kuran halka Türk Milleti denir” demiştir. Atatürk, daha 01 Mart 1922 günü, TBMM yasama yılı açış konuşmasında “ her devletin içinde bulunduğu sosyal yaşantısı ve uygarlık derecesine uygun bir hukuki mevzuatı vardır. Bizin milletimizin adalet düşüncesi ve anlayışı hiç bir uygar ulusun seviyesinden aşağı değildir. Bu nedenle, hukuki mevzuatımızın tüm uygar devletlerin kanunlarından eksik olması düşünülemez“ diyerek konunun önemini vurgulamıştı. Çalışmalara hemen başlanarak, Medeni Kanun ve Borçlar Kanunu İsviçre, Ceza Kanunu İtalya, HUMK. İsviçre, CMUK. Almanya, İcra İflas Kanunu İsviçre, Ticaret Kanunu muhtelif ülkelerin kanunları, İdare Hukuk ise Fransa kanunları iktibas edilerek yürürlüğe konmuştur. Çağımızın devletleri, başarılarını ve güçlerini milli eğitimlerinde bulurlar. 01 Kasım 1928 ‘de Latin esasından alınan harfler Türk dilinin özelliklerine göre değiştirilerek yeni Türk Alfabesine geçilmiş ve Arap harflerine son verilmiştir. Böylece, okuyup yazmak kolaylaşmış, kısa sürede tüm yurtta seferberlik başlatılmıştır. Atatürk bu okuma – yazma seferberliğinde “ BAŞÖĞRETMEN “ görevini üstlenmiştir. Bu devrim, Türkiye’yi batı dünyasına yakınlaştırmış olup, önemi günümüzde çok iyi anlaşılmaktadır. Atatürk “ tarih yazmak, tarih yapmak kadar önemlidir “ diyerek, tarihi zenginliğimizi ve doğruları ortaya çıkarmak için Türk Tarih Kurumunu kurmuştur. Dil ise, MİLLİ varlığı destekleyen en büyük dayanaktır, etkendir, ortak bağdır. Türk dilinin kendi milli benliğine kavuşması ve zenginleştirilmesi için Türk Dil Kurumu kurulmuştur. Atatürk, daha, 1923 İzmir İktisat Kongresinde “Milli Egemenlik ekonomik egemenlikle pekiştirilmelidir “ diyerek konunun önemini nede güzel ve isabetli olarak ortaya koymuştur. Devlet, ekonomik hayatı düzenleyecek ve geliştirecektir. Hammaddesi yurt içinde yetişen dallara öncelik verilecektir. Kalkınmak için sanayileşmenin zorunlu olduğuna işaret edilmiştir. Planlı kalkınma modeli seçilmiş, MTA, EİE, Etibank, Şeker, Kağıt, demir-çelik ve tekstil alanlarına öncelik verilmiştir. Birinci 5 Yıllık Kalkınma Planı 1934 yılında başlatılmış, ulaştırmaya önem verilmiş, özellikle demiryolu ağının genişletilmesi üzerinde durulmuştur.
Türk Devleti ve Milleti, Atatürk İlke ve Devrimleri doğrultusunda, başlangıçtan itibaren yönünü Batıya çevirmiştir. Nitekim, Büyük Atatürk, "Memleketler muhteliftir, fakat medeniyet birdir. Ve bir milletin terakkisi için de bu yegane medeniyete iştirak etmesi lazımdır" diyerek Batı medeniyetini işaret etmişti. Yine, O, "Memleketimizi asrileştirmek istiyoruz. Bütün mesaimiz Türkiye'de asri binaenaleyh garplı bir hükümet vücuda getirmektir. Medeniyete girmeyi arzu edip de garba teveccüh etmemiş millet hangisidir ?” diyerek, bir sorgulama yapmış, yeni Türkiye'nin hedefine yön vermiştir.
- Çinli lider Çan Kay Şek, "Atatürk'ün hayatı ve eseri sadece Türkiye için değil, fakat dünyanın bütün hür milletleri için ilham kaynağı olmakta devam edecektir" der. - Pakistan Cumhurbaşkanı Eyüp Han ise, "Atatürk, yalnız bu asrın en büyük adamlarından biri değildir. Biz, Pakistan'da O'nu, gelmiş geçmiş bütün çağların en büyük adamlarından biri olarak görüyoruz...0 İslam dünyasında yeniden siyasi uyanış istikametinde ileriye doğru cesur bir adım atan bir avuç insandan biriydi" şeklinde açıklamalarda bulunmuştur. - Hindistan'ın kurucusu Nehru ise, Atatürk'ün bağımsızlık yolundaki başarısına hayran olduğunu ifade etmekten kendini alamadığı gibi, "biz, o tarihlerde O'nun bağımsızlık hareketiyle son derece meşguldük" demiştir. - Atatürkçülüğün evrensel değeri özellikle İkinci Dünya Savaşından sonra daha da anlaşılmıştır. Ekonomik ve sosyal bakımdan geri kalmış bir çok millet, Batıya yönelirken, Batı demokrasisine geçerken Atatürkcülük’den yararlanmanın yolunu aramıştır. - Prof. Maurice Duverger “Batıya doğru yönelmeyi arzulayan bu yarı gelişmiş ülkelerin, kısa zamanda batı standartlarına yükselmeleri, ancak, Türkiye Cumhuriyeti tecrübesi ile mümkün olabilecektir” demiştir. - Tunus Başkanı Burgiba, Atatürk için "O, asırlarda bir gelebilecek devlet adamlarından biriydi" demiştir. - Sonuç olarak; Atatürk, fikirleri, görüşleri ve "Türk Devrimleri " adı verilen eseriyle, tüm dünyada yankılar uyandırmış bir liderdir. Bu yankılar sebebiyledir ki, Atatürk için bir niteleme aranırsa "çağını aşan lider" sıfatından daha uygun bir ifade olamaz. İşte, Atatürk'ü evrensel yapan yönü de budur. Kurtuluş Savaşı’nın Baş Komutanı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ü bu anma gününde, hasret, rahmet, minnet ve saygı ile anıyoruz ve Türk Gençliği’nin bayramını candan kutluyoruz. Derleyen : Av. Naci SÖZEN, 19 Mayıs 2013, ANKARA Naci Sözen'in www.karamandan.com yayınlanan aynı makele ve fotoğrafları için tıklayınız>>>> Bu haber 2129 defa okunmuştur.
|
SON YORUMLANANLAR
HABER ARA |
||||||||
© 1999 - 2023 haber sitemize girilen ve yüklenen yazı, bilgi belge, içerik ve fotoğrafları Kazancı haber her türlü basım yayın kitap broşür vb işlerde kullanabilir sahipleri bu konuda muvakatname vermiş sayılır. ayrıca sitede yayınlanan her türlü veri kazancı haberden izin almadan kullanılamaz. Haber, Köşe Yazıları ve yorumların sorumluluğu sahiplerine ait olup, sitemiz bu konuda herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Altyapı: MyDesign Haber Sistemi |