Kazancı Haber (.Bir haberden daha fazlası.)
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM FORUM

EN ÇOK OKUNANLAR

ANKET

Alanya İl olursa Kazancı bağlansın mı




Tüm Anketler

LOZAN BARIŞ (SULH) ANTLAŞMASI’NIN 99. YILI KUTLU OLSUN,

İbrahim Şahin

31 Temmuz 2022, 21:45

İbrahim Şahin

 Türk Milleti’nin işgalci düşmanlara karşı Kurtuluş Savaşı'nda kazandığı zaferin devamı olan Lozan Antlaşması, genç ve çağdaşlaşmayı hedefleyen Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, işgalci devletler ve yanlarına toplanan imzacılara kabul ve tescil ettirilmesinin,  aleme  ilan edilmesinin, Anadolu topraklarının SONSUZA KADAR  TÜRK VATANI olarak sınırlarıyla birlikte tapulanmasının  yazılı belgesi, VATANIMIZIN TAPU SENEDİDİR.
 Lozan’da barış şartlarının görüşülmesi için Mustafa Kemal Atatürk İsmet Paşa’yı görevlendirmiştir. Mudanya görüşmelerine de katılan İsmet Paşa’nın Lozan’a baş temsilci olarak gitmişti. Bu süreçte İsmet Paşa Dışişleri Bakanı oldu ve çalışmalar hızlandırıldı. İtilaf Devletleri Lozan’a TBMM Hükümeti üzerinde baskı kurmak için İstanbul Hükûmeti’ni çağırsalar da bu duruma tepki gösteren TBMM Hükümeti, 1 Kasım 1922’de saltanatı kaldırmıştır
 Lozan görüşmelerine katılacak delegeler dikkatle seçilmiş, tüm konular ATATÜRK liderliğinde müzakere edilmiş ve gerektiğinde her maddenin gizli telsiz sistemiyle Ankara ile koordine edilmesi kararlaştırılmıştır. Fakat, görüşmelerde üzerinde hiçbir tavizin konuşulmaması, MADDELERİN istediğimiz şekilde kabul edilmemesi halinde Ankara’ya sorulmadan görüşmelerin kesilmesi ve yurda dönülmesi kararlaştırılan iki hayati maddesi vardır.
 Bu maddeler şunlardır ;
1.Kapitülasyonlar kayıtsız şartsız kaldırılacaktır,
2.Anadolu’da Ermenilere hiçbir toprak parçası verilmeyecektir.
 Ulu Önder ATATÜRK, 26 Temmuz 1927 tarihindeki konuşmasında “Lozan Antlaşması, Türk tarihinde bir dönüm noktasıdır. Türk Milleti için siyasal bir zafer oluşturan bu antlaşmanın Osmanlı tarihinde eşi yoktur. Lozan Antlaşması imza gününün Milli Bayram olarak kabul edilmesi uygundur” demiştir. Lozan Günü 1930 ve 1940’lı yıllarda yurt çapında coşku ile kutlanmıştır. Bu gün 1951 yılından itibaren kutlamalar savsaklanmış, 1955 yılına gelindiğinde kutlamalara izin verilmemiştir.
Lozan Antlaşması, İsviçre’nın Lozan şehrinde görüşüldü ve imzalandı. Antlaşma Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileri ile Britanya İmparatorluğu, İtalya Krallığı, Fransız Cumhuriyeti, Yunanistan Krallığı, Japon İmparatorluğu, Romanya Krallığı ve Sırp, Hırvat ve Sloven Krallığı temsilcileri tarafından imzalandı. Lozan Barış Antlaşması’nın imzalandığı yer ise Leman Gölü kıyısındaki Beau - Rivage Palace’tı. Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu anlaşması ve Türk Vatanının tapu senedi olarak kabul ediliyor.Türk Tarihinin en önemli hukuk metinlerinden bir tanesi olan Lozan Barış Antlaşması imzalanışının üzerinden 99 yıl geçti. Dönem dönem çeşitli tartışmalarla yeniden gündeme gelen Lozan Barış Antlaşması hakkında pek çok konu merak edilir.
İmzalanmasının 99. yılında Lozan Antlaşması neden önemli sorusunun cevabı da merak ediliyor. Anadolu’yu işgal etmeye başlayan devletler tarafından ve Osmanlı İmparatorluğuna dayatılan Sevr Anlaşması’nı geçersiz kılan Lozan Antlaşması tarihi bir öneme sahiptir. Bu antlaşma TBMM tarafından 23 Ağustos  1923 günü  onaylandı. Antlaşma ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ile Misak-ı Milli; itilaf devletlerince resmen tanınarak kabul edildi. Lozan Barış Antlaşması sonuçları nelerdir sorusunun cevabı da merak ediliyor. Lozan ile Türkiye, savaş tazminatı ödemekten kurtuldu. Irak sınırı hariç ülke sınırları belli oldu ve Türkiye bakımından I. Dünya Savaşı sonlandı.
 Lozan’da 20 Kasım 1922’de başlayan ilk görüşmelerde Osmanlı borçları, Türk – Yunan sınırı, boğazlar, Musul, azınlıklar ve kapitülasyonlar üzerinde durulmuş ancak kapitülasyonların kaldırılması, İstanbul’un boşaltılması ve Musul konularında anlaşma sağlanamamıştır.
Temel konularda tarafların taviz vermeye yanaşmaması üzerine 4 Şubat 1923’te görüşmeler kesildi. Tabii bu savaş ihtimalini gündeme getirdi. Başkomutan Mareşal Mustafa Kemal Paşa Türk Ordusu’na savaş hazırlıklarının başlamasını emretti ki Sovyetler Birliği de yeniden savaş çıkarsa bu sefer Türkiye’nin yanında savaşa gireceğini ilan etti. Haim Nahum Efendi öncülüğündeki azınlık temsilcileri de Türkiye’yi destekleyerek arabulucu oldular. Yeni bir savaşı ve kendi kamuoyunun tepkisini göze alamayan İtilaf Devletleri barış görüşmelerini tekrar başlatmak için Türkiye’yi tekrar Lozan’a çağırdı.
Taraflar arasında karşılıklı verilen tavizler ile görüşmeler 23 Nisan 1923’te tekrar başladı. 24 Temmuz 1923’e kadar devam eden görüşmeler ile bu süreç Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanması ile sonuçlanmıştır. Taraf ülkelerin temsilcileri arasında imzalanan anlaşma, uluslararası anlaşmaların ülke meclislerince onaylanmasını gerektiren yasalar gereğince taraf ülkelerin meclislerinde görüşülmüş ve Türkiye tarafından 23 Ağustos 1923’te, Yunanistan tarafından 25 Ağustos 1923’te, İtalya tarafından 12 Mart 1924’te, Japonya tarafından 15 Mayıs 1924’te imzalanmıştır. İngiltere’nin anlaşmayı onaylaması ise 16 Temmuz 1924 tarihinde olmuştur. Anlaşma, tüm tarafların onaylarında dair belgeler resmi olarak Paris’e iletildikten sonra, 6 Ağustos 1924 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

 LOZAN ANTLAŞMASININ   ÖNEMLİ  MADDELERİNİ  HATIRLAYALIM ;

  • Fransızlarla imzalanan Ankara Anlaşması’nda çizilen sınırlar aynen kabul edilmiştir.
  • Irak Sınırı: Musul üzerinde antlaşma sağlanamadığı için, bu konuda İngiltere ve Türkiye Hükûmeti kendi aralarında görüşüp anlaşacaklardı. (Sonraya bırakıldı)
  • Türk-Yunan Sınırı: Mudanya Ateşkes Antlaşması’nda belirlenen şekliyle kabul edildi. Meriç Nehri’nin batısındaki Karaağaç istasyonu ve Bosnaköy, Yunanistan’ın Batı Anadolu’da yaptığı tahribata karşılık savaş tazminatı olarak Türkiye’ye verildi.
  • Adalar: Gökçeada ile Bozcaada özerk bir yönetime tabi tutulmak şartıyla (Türkiye antlaşmanın bu maddesini uygulamadı) Türkiye’de, diğer Ege Adaları İtalya’ya kaldı.
  •  İtalya’nın Türk sınırına yakın adaları silahsızlandırması kararlaştırıldı. Sevr Antlaşmasıyla Oniki Ada İtalya’ya diğer adalar Yunanistan’a bırakılmıştı.
  • Oniki Ada ve Rodos 1945 yılında müttefiklerin eline geçti ve Nisan 1947’de resmen Yunanistan’a teslim edildi.
  • Türkiye-İran Sınırı: Osmanlı İmparatorluğu ile Safevî Devleti arasında 17 Mayıs 1639’da imzalanan Kasr-ı Şirin Antlaşması’na göre belirlenmiştir.
  • Kapitülasyonlar: Tamamı kaldırıldı.
  • Azınlıklar: Lozan Barış Antlaşması’nda azınlık, Müslüman olmayanlar olarak belirlenmiştir. Tüm azınlıklar Türk uyruklu kabul edildi ve hiçbir şekilde ayrıcalık tanınmayacağı belirtildi. Antlaşmanın 40. maddesinde şu hüküm yer almıştır: “Müslüman olmayan azınlıklara mensup Türk uyrukları, hem hukuk bakımından hem de uygulamada, öteki Türk uyruklarıyla aynı işlemlerden ve aynı güvencelerden yararlanacaklardır. Özellikle, giderlerini kendileri ödemek üzere, her türlü hayır kurumlarıyla, dinsel ve sosyal kurumlar, her türlü okullar ve buna benzer öğretim ve eğitim kurumları kurmak, yönetmek ve denetlemek ve buralarda kendi dillerini serbestçe kullanmak ve dinsel ayinlerini serbestçe yapma konularında eşit hakka sahip olacaklardır.”[6]
  •  Batı Trakya’daki Türklerle, İstanbul’daki Rumlar dışında, Anadolu ve Doğu Trakya’daki Rumlar ile Yunanistan’daki Türkler’in mübadele edilmeleri kararlaştırıldı.
  • Savaş tazminatları: İtilaf Devletleri, I. Dünya Savaşı nedeniyle istedikleri savaş tazminatlarından vazgeçtiler. Sadece Yunanistan savaş tazminatı olarak Karaağaç bölgesini verdi.
  • Osmanlı’nın borçları: Osmanlı borçları, Osmanlı İmparatorluğu’ndan ayrılan devletler arasında paylaştırıldı.
  • Türkiye’ye düşen bölümün taksitlendirme ile Fransız frangı olarak ödenmesine karar verildi. Düyun-u Umumiye idare heyetinde bulunan yenik Alman İmparatorluğu ve Avusturya-
  • Macaristan İmparatorluğu devletlerinin temsilcileri idare kurulundan çıkartılmış ve kurumun faaliyeti devam ettirilerek antlaşmayla birlikte yeni görevler verilmiştir. (Lozan Barış Antlaşması madde 45,46,47…55, 56).
  • Boğazlar: Boğazlar, görüşmeler boyunca üzerinde en çok tartışılan konudur. Sonunda geçici bir çözüm getirilmiştir. Buna göre askeri olmayan gemi ve uçaklar barış zamanında boğazlardan geçebilecekti. Boğazların her iki yakası askersizleştirilip, geçişi sağlamak amacıyla başkanı Türk olan uluslararası bir kurul oluşturuldu ve bu düzenlemelerin Milletler Cemiyeti’nin güvencesi altında sürdürülmesine karar verildi. Böylece Boğazlar bölgesine Türk askerlerinin girişi yasaklandı. Bu hüküm, 1936 yılında imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile değiştirilmiştir.
  • Yabancı okullar: Eğitimlerine Türkiye’nin koyacağı kanunlar doğrultusunda devam etmesi kararlaştırıldı.
  • Patrikhaneler: Dünya Ortodokslarının dini lideri durumundaki patrikhanenin siyasi yetkilerinden arındırılarak İstanbul ile sınırlı yetkilerle kaldı.
  • Bağımsızlığımızın ve egemenliğimizin nişanesi, Türk Vatanı (Anadolu)’nın TAPU SENEDİ olan  Lozan Barış Antlaşması’nın 99. yılında. Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ü, Lozan görüşmeleri kahramanı İsmet İNÖNÜ'yü, emeği geçen tüm katılımcıları  ve İstiklal Savaşımızın şehitlerini, gazilerini ve topyekün mücadeleye katılan TÜRK MİLLETİ mensuplarını sonsuz rahmet, saygı ve minnetle anıyorum.
  •  
  • Derleyen-Yazan : Av. Naci SÖZEN,  
  •                 30  Temmuz 2022

Bu haber 304 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
Demokrasi Kazansın01 Nisan 2024

HABER ARA


Gelişmiş Arama

© 1999 - 2023 haber sitemize girilen ve yüklenen yazı, bilgi belge, içerik ve fotoğrafları Kazancı haber her türlü basım yayın kitap broşür vb işlerde kullanabilir sahipleri bu konuda muvakatname vermiş sayılır. ayrıca sitede yayınlanan her türlü veri kazancı haberden izin almadan kullanılamaz. Haber, Köşe Yazıları ve yorumların sorumluluğu sahiplerine ait olup, sitemiz bu konuda herhangi bir sorumluluk kabul etmez.

RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi