| ||||||||||
| ||||||||||
EN ÇOK OKUNANLAR |
AYDINLIK YOLUNDA YÜRÜYENLER KARANLIĞI ARKALARINA ALIRLAR![]() 13 Eylül 2011, 21:17 AYDINLIK YOLUNDA YÜRÜYENLER KARANLIĞI ARKALARINA ALIRLAR Her yazı bir düşünce ürünüdür. Düşünce ürününde hedef; bir düşünceyi gün ışığına çıkarmak, bir düşünceye ışık tutmak, bir duyguya tercüman olabilmektir. Haber niteliği yazılarda da haberin duyulmasını sağlamak amaçtır.. Haberdeki acıyı, sevinci paylaşmak, varsa çıkartılacak dersi çıkartmaktır. Zaman zaman sitemiz köşe yazarlarına yönelik hiçbir ciddiyeti olmayan mesnetsiz yazılara nitelikli bir cevap yazısı yazmayı düşünmekle beraber yazmaktan vaz geçtim. Gerekçesine gelince: Ünlü yazarımız Rıfat Ilgaz, Hababam Sınıfı Romanı’nı yazmaktan yargılanır ve hapis yatar. Rıfat Ilgaz hapis yatarken Devlet televizyonu tarafından Hababam Sınıfı telif ücreti ödenmeden film olarak yayınlanır. Bu duruma Rıfat Ilgaz’ın cevabı: ‘’Telif ücreti için başvuruda bulunsam beni ciddiye almayanları ciddiye almış olacağım, o nedenle telif ücreti talebinde bulunmuyorum.’’ der. Bizler de zaman zaman mesnetsiz yazılara cevap yazsak o kişileri ciddiye almış olacağız. Her yazı da bir amaç vardır demiştim. Bizim yazdığımız yazılarda amaç her zaman açık ve belirgindir. Yöremizin sesi olmak, yöremizin kültürünü mayalamak. O tür olumsuz mesnetsiz eleştirenlerin ortaya koyabildiği bir amaç olamamıştır. Köşe yazarlarımızı yıldırmak gibi bir amaca hizmetleri varsa da köşe yazarlarımız kişilere yönelik beğenilme politikaları gütmeyip kökü yüzyıllara dayalı kültürümüzü yüzyıllara yazmak gibi bir politikaları vardır. Burada vurgulanmak gerekirse köşe yazarlarımız, sadece ‘’Kazancibeldesi.com’’’da hasbel kader yazan kişiler değil. Yazarlıkları edebi çevrelerce tescillenmiş kişiler. Hiç biri burada çalışmalarını yansıtmadı. Sitede sadece yöre ile ilgili çalışmalara yer verildi. İbrahim Türker’in yüzlerce dergide sayısız yazısı yayınlandı. Ödüller aldı. Naci Sözen aralıksız yazdığı yazılarını bölge ile ilgili olanı bölge sitelerinde, yurt sorunları ilgili alanları da ilgili alanlarda yayınladı. Benim bir eserim Türk Sinaması Tanıtma ve güçlendirme Vakfı Tarafından I. Seçilerek Türkiye’i temsilen Uluslararası yarışmalara katıldı. Sırf Türkiye’yi temsil ettiği için telif ücreti almadım. Başka alanlarda aldığım ödülleri burada sayma gereği duymuyorum. Sadece Hürriyet Yayın grubundan emekli değerli yazarımız Fevzi Güvenç’ten kısa bir alıntı: ‘’Ev-okul-dershane üçgenine sıkıştırılan küçücük bir Mustafa Araştırmacı değilim. Derlemeci de değilim. Ama muhakkak kitaplarımın arasında bir de derleme olacak gelecekte. “Paylaşmanın Güzelliği” koyacağım adını. Günlük köşemde sık sık paylaşıyorum okurlarımla sevdiğim yazıları. Aşağıda okuyacağınız yazı da bunlardan biri. Editörümüz Semra Öztürk eğitimle ilgili bir yazı istedi Ekstra’nın son sayısı için. Özel eğitime, sevimli bir bakışmış gibi algıladım nedense bu özel sayıyı. “Yazamam,” dedim. “Özel eğitime karşıyım ben.” “O zaman siz de özel eğitime karşı bir eleştiri yazın.” O zaman aklıma İbrahim Şahin’in çok önemsediğim bir yazısı geldi: Küçük Mustafa. İbrahim Şahin bir öğretmen ama o da yaşamış Mustafalığı zamanında. O nedenle böylesine içtenlikli bir başyapıt yazabilmiş. Yazıdaki Küçük Mustafa “ev, okul, dershane” üçgeni arasına sıkıştırılmış bir ilköğretim öğrencisi. Çantası kendinden büyük, hem de ağır. O ağırlığın altında giderek kısalıyor Mustafa’nın boyu. Ailesi onun doktor olmasını istiyor, oysa küçük Mustafa’nın gözü tiyatroda. 2007 Şubatında Şahinbey Belediyesi, İstanbul Kültür Üniversitesi’nin katkısıyla bir ay süren bir sinema eğitimi vermişti. Ben de katılmıştım o kursa. Bu eğitim senaryo yazımını da kapsıyordu. 250 kursiyerin arasında Mustafa Şahin’den esinlenerek yazdığım senaryonun çekimine karar verilmişti. Ancak küçük bir değişiklik yapılmış, Mustafa çocuğun tiyatro tutkusu sinema tutkusuna dönüştürülmüştü. Filmin adı da “Sinema Sevdası” olmuştu’’ Yöremizde yaşanan kültürün dünyaya tanıtımında öncülük yapan Mustafa Ertaş, gün ışığına çıkarmasa idi kaçımız biliyorduk Suna ile Tuna aşkının Filminin çekildiğini, Türküsünün TRT arşivlerinde yer aldığını. Kaçımız biliyorduk; ‘’Sarıyaylam’’ Türküsü Kahramanı Selvinaz’ın Toros güzeli seçildiğini Şu an arşivlerimizde sadece Kazancı başlıklı şiir sayısı 500’ünüzerinde. Daha önce iki ayrı Çolak Hasan’ın yazdıklarının kayıt altına alınamaması ne kadar büyük bir kayıp keşke yıllar önce günümüz imkânları olsaydı da o iki yüce değerlerimizin çalışmaları günümüze taşınabilseydi. Kültürümüz adına tek bir sözcüğün bile kaybolmaması adına çalışmalarımız sürmektedir. Tuzunuz olsun diyene çağrılarımızı bugüne kadar yenilemişizdir. Tespit ettiğimiz 50’ye yakın saz çalıp söyleyebilene çağrıda bulunduk. Seslendirdiğiniz eseleri yayınlayalım diye. Peyder pey eserler gelmeye devam etmektedir. Bize ulaşan tüm şiirlerin bir kısmını bizler, bir kısmını profesyonel yorumculara yorumlatarak radyomuzda dönüşümlü yayınlamaktayız. Burada yayınlarımızı takip edenler biliyor bilmek istemeyenlere tek tek yazmak ve ya kendimizi kanıtlamak gibi bir ihtiyacımız hiçbir zaman olmamıştır. Ünlü ozanımız; ‘’ Bir adım önde gidenler zamanı gelince anlaşılırlar.’’ Demektedir. Anlamak istemeyenler de bir gün anlayacaktır. İbrahim Şahin Bu haber 1512 defa okunmuştur.
|
SON YORUMLANANLAR
HABER ARA |
||||||||
© 1999 - 2023 haber sitemize girilen ve yüklenen yazı, bilgi belge, içerik ve fotoğrafları Kazancı haber her türlü basım yayın kitap broşür vb işlerde kullanabilir sahipleri bu konuda muvakatname vermiş sayılır. ayrıca sitede yayınlanan her türlü veri kazancı haberden izin almadan kullanılamaz. Haber, Köşe Yazıları ve yorumların sorumluluğu sahiplerine ait olup, sitemiz bu konuda herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Altyapı: MyDesign Haber Sistemi |