Başbakanımız 29 Ekim veya 2 Kasım’da bölgemizde yapılan baraj açılışı için bölgemize gelip barajın açılışını yapacaktır. Başbakan bizlerle bizlerde başbakanla yakından görüşme fırsatı bulacağız. Bu fırsatı Taşeli ve halkı için iyi değerlendirilecek bir gün olarak düşünüp ona göre kendimizi bölge halkı olarak hazırlamalıyız.

 

Başbakanda bölgemize gelmekle birlikte bir çok güzellikler görecek ve takdire değer bulacaktır. Biz bölge halkı olarak bu güzellikleri göstermeye özen gösterelim. Siyasi görüşlerimiz ayrı, ayrı olabilir, oy vermemişte olabiliriz, alkış tutmayacakta olabiliriz ama açılış alanına baraj sahasına mutlaka gitmeliyiz.

 

Çünkü Başbakan bizim Başbakanımız baraj bizim barajımız halkta zaten bizim halkımız Başbakan bölgemizde yeşili, maviyi, doğayı, yüce dağları ve vadiyi ve de baraj kapaklarının kapanması ile oluşan vadideki göledi bütün bu güzellikleri bir arada görme sansı yakalayacak ve bulacak.

 

 Aynı zamanda bu bölgede yaşayan Taşeli halkının kardeşliğini, dostluğunu, sıcaklığını misafirperverliğini, çağdaşlığını kadın, erkek ayrımı olmadığını giyimi ile kuşamı ile bir Anadolu kültürünün burada var olduğunu görüp şahit olma şansı bulacak.

 

Şapkası Sekiz köşeli elleri nasırlı çiftçiler, yüzleri çizgilenmiş emekçiler, yeraltında çalışan madenciler, saçlarına, sakallarına ak düşmüş dedeler görecek. Tahsilini yapmış iş bulamamış, saçını uzatmamış, kulağına küpe takmamış memleketine kafa tutmamış, öfkelenip isyan edip dağa çıkmamış yüzleri yanık yokluğa boyun eğmiş kararlı ve inançlı gençlerle karşılaşacak.

 

Çemberleri pullu, çemberi boncuklu, yazmaları oyalı, beyaz tülbentli gök öncelikli şık giyimli Anneler, Teyzeler, Nineler görme sansı yakalayıp şaşıracak Karaman oğlu Mehmet beyin, Karacaoğlanın yaşadığı topraklara geldiğini fark edecek ve duygulanacaktır. Gözden kaçıracağı veya görmezden geleceği bir konu var onu da biz bölge halkı olarak görevimizi yapmalıyız.  Ortak sorunlarımızı tespit edip Pankartlarla gösterip okutmalıyız Sesimizi gür çıkarıp duyurmalıyız.

 

İşte o gün kendimize tatil verip işimize gücümüze bir gün ara vereceğiz baraja gideceğiz açılışa gideceğiz hayırlı bir hizmet açılışı yapılan bir günde bunlar olur mu demeden bölgedeki sorunlarımızı dile getireceğiz. Bölgeye yeteri kadar hizmetin gelmediği ve gelen baraj hizmetinin de bölge halkının var olan sorunlarını ikiye katladığını mutlaka anlatmalıyız.

 

O gün öncelikle kamaralarımızı kapatıp anamızı, babamızı, konumuzu, komşumuzu alıp gitmeliyiz. Sözlü ya da pankartla sorunları duyurmalı ve göstermeliyiz. Bölge halkımıza yakışır bir şekilde sorunlarımızı dile getirip taşkınlıklardan siyasi simge ve söylemlerden uzak durmalıyız. Demokratik açılıma destek böyleyse herkes kendi Bayrağı ile açılıma destek verecekse bizde açılıma destek vereceğiz Nasıl mı? Bayraklarımızı yanımıza alıp gideceğiz. Vadideki yeşili, maviliği, Albayrağımız’la gelincik tarlasına dönüştürüp. Ve şunları sormalıyız.

 

1= Bölgedeki tarihi eserimiz Karaman oğlu Mehmet beyin mirası bölge halkına hatırası Ala  köprümüz neden sular altında kaldı? Sormalıyız.

2=Eski çavuş köyü burası yeni çavuş köyü nerede sorusunu sormalıyız.

3=Görmeli, Arnava, Zeyve, İkizçınar, Çatalbadem, Kazancı, Gökcekent, Pınarönü köyleri neden yol sorunu yaşadı ve halk perişan halde bırakıldı sorusunu sormalıyız.

4=Bu saydığım yerleşim yerleri karşı yaka bölge halkı bu durumda hem Ermenek ilçesine hem Anamur’a uzak oluşu nedeni ile kazancı kasabasına ilçelik verilmesi en iyi hizmet ve en doğru karar olacaktır. Bu net ve kararlı bir şekilde sesimizi gür çıkarıp duyurmalıyız.

5=Bölgede yetiştirilen mahsulün para etmediğinden dolayı mahsulün bölgede kalması çiftçinin perişan oluşuna kimler sebep oldu sorulmalıyız.

6=Üzümü pekmez yaptık, elmayı kak yardık hacmini azalttık şimdi Baraja mı dökelim yoksa bahçeden asmaları fidanlarımı sökelim sorusunu soralım.

 

Bunlar halkın yapabilecekleri isteklerini dile getirebilecekleri konulardır. Bunun yanında bölgede makam sahibi olan yöneticilerimizden de isteklerimiz taleplerimiz olacaktır. Her ne kadar bölge sorunlarını halk yazılı veya sözlü olarak gündeme getirmeye çalışsa da bölge yöneticilerimiz olarak sizlerde bu halkınızın haklı taleplerini Başbakana teyit ediniz. Çünkü Başbakana o gün en yakın siz olacaksınız kürsüye ve platforma sizde çıkacaksınız. Yanınıza her köyden halktan temsilciler çağırıp sorunları net anlatmak adına kürsüye halk temsilcilerini de çıkarınız. Halk haklı olarak yukarıdaki sıraladığımız sorunlarını dile getireceklerdir. Bu sorunlar sorulurken başınızı yere eğmeyiniz ya yapmadığınız hizmetlerin cevabını, hesabını halka ve Başbakana veriniz ya da yapacağınıza halkın sorunlarını çözmek adına halkınız adına Başbakandan söz alınız ve sözünüzü yerine getiriniz. Çünkü bu bölgede yaşayan halk devletinin Elektriğini kaçak kullanmıyor. Devletine vergisini tam ve zamanında veriyor. Devletine olan sorumluluğunu biliyor. Devletinin bölünmez bütünlüğünü istiyor kanunlarına, yasalarına saygı duyuyor. Tarlada, tapanda, ekinde, harmanda, yağmurda, yaşta toprağını işliyor helalinden kazanıp helalinden yiyor ve haklı olarak hizmet bekliyor.

 

Devletine vermiş olduğu vergisinin kendisine hizmet olarak dönmesini bekliyor. Yardım koli paketleri istemiyor. ALLAHA bin şükür o bölgede her şeyin en iyisini ve çeşidini o halk yetiştiriyor yiyecek, içecek, giyecek ve eşya istemiyor. İnsanca ve onuru ile yaşamak için hizmet bekliyor.

 

Bölge halkı 12 ay devamlı çalışıp, üretip, kazanıp geçimini sağlıyor. Onun içindir ellerinin nasırlı, yüzlerinin yanık, elbisesinin yamalı, ayağında ERMENEK lastiği olması El açıp alan değil, Eğilgen olup kandıran değil, birilerine alkış tutup iş bitiren değil dik durup üreterek tüketen gerektiğinde ekmeğine soğanını katık eden istek ve taleplerini bireysel değil toplumsal isteyen insanlardır.

 

O günde yine bölge halkına yakışır bir şekilde haklı taleplerini haklı olarak dile getireceklerdir. Bölgedeki yöneticilerimiz ve Başbakanımızda bu istekleri ve halkın haklı taleplerini net bir şekilde alıp bölge halkı için en kısa zamanda gerekeni yapacaklarını gönülden ister ve ümit eder. Başbakanımıza Taşeli bölgemize hoş geldin derken tüm bölge halkımıza sevgilerimi selamlarımı gönderiyorum.