| ||||||||||
|
| ||||||||||
EN ÇOK OKUNANLAR |
ÇANAKKALE NEDEN GEÇİLEMEDİ?
17 Mart 2013, 21:32 Yarın Çanakkale deniz zaferinin 98. yıl dönümü! Çanakkale şehitlerimizi anma günü! Çanakkale Geçilmez… Ve! Çanakkale Geçilemedi... Neden? Niçin? Niye? Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum. Emrini veren komutan! Gazi Mustafa Kemal Atatürk…  Ve! Vatanı için gözünü kırpmadan ölmeyi bilen… Türk Askeri Mehmetçik… Hocam biz Çanakkale’ye gidiyoruz hakkınızı helal edin, Diye sınıf tahtasına yazı yazıp bir daha geri dönmeyen! Sivas Lisesi son sınıf örgencileri. Seyit onbaşı.  Ve de!  Dünyanın en ünlü mayın gemisi Nusrat mayın gemisi! Nusrat mayın Gemi komutanı hakkı bey! Mayın grup komutanı yüzbaşı hafız Nazmi bey! Gibi adlarını saymakla bitiremeyeceğimiz Kahramanların Çanakkale de olduğunu hesap edemeyenler… Çanakkale’den geçmeyi denediler ama geçemediler. Boğazın derin sularına gömüldüler… Bir insanın ve toplumun zenginliği hisse senetlerinde değil, hissi senetlerinde olmalıdır… *** Churchill Türkleri alınlarından öperdim. Churchill bir söyleminde şöyle der. Düne kadar Çanakkale bizimdir diyebiliyorduk, lakin yanılmışım. Hesaplarımıza göre Gelibolu Yarımadası'nı iki santim kalınlığında bir levha ile kaplayacak şekilde mermi yağdırdık. Türklerde ölmeyi bilen Asker, ölmeyi emredebilen bir komutan olduğu için savaşı kaybettik. Damarlarımda taşıdığım şu gururlu İngiliz kanı olmasa idi Türkleri alınlarından öperdim. Churchill Çanakkale’yi kolay geçeceğine inanan ve Çanakkale de yenilgiye uğrayan İngiliz komutan. 18 Mart 1915 Bir Milletin yeniden doğuşunun tarih sayfasına yazıldığı gündür… *** İNSANLIK DERSİ Çanakkale Savaşlarında savaşıp, bir kolu ile bir ayağını kaybeden Fransız Generali Bridges, yurduna döndükten sonra bir savaş hatırasını şöyle anlatır: Fransızlar, Türkler gibi mert bir milletle savaştıkları için daima iftihar edebilirsiniz. Hiç unutmam. Savaş sahasında dövüş bitmişti. Yaralı ve ölülerin arasında dolaşıyorduk az evvel, Türk ve Fransız askerleri süngü süngüye gelip ağır zayiat vermişlerdi. Bu sırada gördüğüm bir hadiseyi ömrüm boyunca unutamayacağım. Yerde bir Fransız askeri yatıyor, bir Türk Askeride kendi gömleğini yırtmış onun yaralarını sarıyor, kanlarını temizliyordu. Tercüman vasıtası ile şöyle bir konuşma yaptık: Niçin öldürmek istediğin Askere yardım ediyorsun? Mecalsiz haldeki Türk Askeri şu karşılığı verdi: Bu Fransız yaralanınca cebinden yaşlı bir kadın resmi çıkardı. Bir şeyler söyledi, anlamadım ama herhalde annesi olacaktı. Benim ise kimsem yok. İstedim ki, o kurtulsun, Anasının yanına dönsün. Bu asil ve âlicenap duygu karşısında hüngür, hüngür ağlamaya başladım. Bu sırada, emir subayım Türk Askerinin yakasını açtı. O anda gördüğüm manzaradan yanaklarımdan sızan yaşlarımı dondurduğunu hissettim. Çünkü Türk Askerinin göğsünde bizim Askerinkinden çok ağır bir süngü yarası vardı ve bu yaraya bir tutam ot tıkamıştı. Az sonra ikisi de öldüler... *** Göz yaşlarımızı silelim ve devam edelim. Bir insanın ve toplumun zenginliği hisse senetlerinde değil, hissi senetlerinde olmalıdır… *** Dedesinin Çanakkale de ne işi varmış… Cumhuriyet’in ilanından sonra İstanbul’da bir resepsiyon verilir. Tüm dünya ülkelerinin elçileri ve ataşeleri de davet edilir. Davet güzel bir şekilde devam etmektedir. Fakat İngiliz ataşesi olan binbaşının bakışları Mustafa Kemal Atatürk’ün gözünden kaçmaz. Bütün davet boyunca kendine dik, dik bakmıştır ve bakmaya devam etmektedir. Mustafa Kemal Atatürk ne olduğunu öğrenmek için yaverini gönderir. Yaveri Mustafa Kemal Atatürk’e şöyle der: Paşam kendisine neden ters bir tavır takındığını sordum? Çanakkale savaşında dedesini öldürmüşüz ve sizi burada görünce sert tavır takınıp bakıyormuş der. Atamızın cevabı ise çok net ve kısa olmuş git sor bakalım! Dedesinin Çanakkale de ne işi varmış?  Çanakkale nedir? 18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Zaferi ve akabinde Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başkomutanlığında gerçekleştirilen kara savaşları ile birlikte, Türk Ulusu’nun bitti dendiği bir dönemde, her şeyini ortaya koyarak, Vatanı ve Bayrağı için nasıl var olduğunu bütün dünyaya gösterdiği eşsiz bir destandır… Aziz şehitlerimiz… Canlarınız pahasına bizlere emanet ettiğiniz bu toprakları sonuna dek koruyup! Laik ve Demokratik, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni daha da güçlendirerek geleceğe taşıyacağımızdan emin olunuz. Ve! Rahat uyuyunuz… Gözlerini kırpmadan… Bu Vatana… Bu Bayrağa… Bu Millete… Canlarını feda eden tüm Aziz Şehitlerimizi rahmet ve saygıyla anıyorum. Aziz Şehitlerimiz Mekânlarınız Cennet Ruhlarınız Şad Olsun… 18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Zaferinin 98.yılı kutlu olsun… Cümleten hayırlı zaferler dilerken! Sayın Yılmaz Özdil’in! ÇANAKKALE GEÇİLİR: Bu günkü yazısı okumanızı öneriyorum. Hoşça Kalın Dostça Kalın. İbrahim Demirtaş 17.03.2013./ Mersin Bu haber 1853 defa okunmuştur.
|
SON YORUMLANANLAR
HABER ARA |
||||||||
|
© 1999 - 2023 haber sitemize girilen ve yüklenen yazı, bilgi belge, içerik ve fotoğrafları Kazancı haber her türlü basım yayın kitap broşür vb işlerde kullanabilir sahipleri bu konuda muvakatname vermiş sayılır. ayrıca sitede yayınlanan her türlü veri kazancı haberden izin almadan kullanılamaz. Haber, Köşe Yazıları ve yorumların sorumluluğu sahiplerine ait olup, sitemiz bu konuda herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Altyapı: MyDesign Haber Sistemi |
||||||||||
.jpeg)
