Sayın Hasan Hocam bu güzel yazınızdan dolayı size teşekkür ediyorum.Kaleminize yüreğinize sağlık…
Soru şuydu.
NEYLE GURUR DUYDUNUZ?
Yer Ermenek…
Ermenek’te 28 Ekim 2014’te meydana gelen maden kazasında 18 maden emekçimiz Şehit oldu…
Kundaktaki Bebeler Babasız ve genç, genç gelinler eşlerini şehit verdiler. Hayatlarının baharında canları gitti, canımız gitti, hepimiz derinden üzüldük ve yasa boğulduk…
Yer Ermenek…
Tarih 28 Şubat 2015.
28 Şubat 2015 tarihinde Ermenek Ahmet Keleşoğlu Kültür Merkezinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından satın alınıp maden Şehitlerimizin eşlerine verilecek olan evlerin tapu dağıtım töreni vardı.
Tören başlayıp Enerji Bakanı Taner Yıldız konuşurken salonun arka kısmından bir grup topluca "Türkiye seninle gurur duyuyor" Diye Slogan atmaya başlayınca, salonda bulunan Toros dağları kadar dik ve yüce gururları olan maden şehitlerimizin eşleri tepki gösterir.
Kazancılı Maden Şehidimiz Mehmet Tokat’ın eşi Zeynep Tokat, ayağa kalkıp!
"Neyle gurur duyuyorsunuz"
"Bizim acımız var"
"Canlarımız gitti."
Diye olanca gücü ile haykırınca diğer madenci eşleri de tepkilerini dile getirirler.
Kürsüde konuşma yapan bakan alkışları üzerine aldı. Tepkileri üzerine almadı ve konuşmasına ısrarla devam ederken korumalar tepki gösterenleri dışarı çıkardı…
Oysa maden ocaklarında bir yaşam odası olsaydı biz hepimiz bu acıları yaşamayacaktık…
Maden ocağına bir yaşam odası yaptıramayanların madende Şehit olan madencilerin eşlerine törenle, sloganla ev tapusu dağıtması ne yaman bir çelişki…
DEVAM EDELİM:
"Türkiye seninle gurur duyuyor"
Diye kim slogan attı?
Kim slogan attırdı bilemem…
Sloganın kime atıldığı açık ve net olarak bellidir…
Şimdi soralım?
"Eyyyy Ermenek’te gurur duyanlar"
Siz neyle gurur duyuyorsunuz?
"Türkiye seninle gurur duyuyor" Diye slogan attığınız Sayın Bakanlarımız Anakara’da Bakanken!
"Maden Emekçileri Zonguldak’ta gaz ile zehirlendi"
"Soma’da kor ile yandı"
"Ermenek’te su ile boğuldu"
DEVAM EDELİM:
Sayın Bakanlarımız Anakara’da bakanken!
Ermenek’te Ocağı kapatıyoruz diye içerde maaşlarını bırakıp Maden Emekçilerini önce işten çıkarıldılar…
45 gün işsiz kalan maden emekçilerine gelin görüşelim diye çağrı yaptılar…
Yemek yok evden azık getireceksiniz diye şart koştular…
Servis yok servis parasını siz kendiniz vereceksiniz dediler ve kabul ettirdiler…
Kabul etmezseniz içerdeki maaşlarınız yanar diye tehdit ettiler…
Çaresiz ve sahipsiz kalan maden emekçileri kabul ettiler.
DEVAM EDELİM:
Sayın Bakanlarımız Anakara’da Bakanken!
Ermenek’teki madenciler Azıklarını aldılar servislerini tuttular işbaşı yaptılar…
Portonun istekleri bitmedi getirdiğiniz azıklarınızı dışarıda değil aşağıda çalıştığınız yerde yiyeceksiniz dışarı çıkmak yok dedi ve onu da kabul ettiler ve madenciler yerin 400 metre derinliklerinde yemekteyken ocağı su bastı…
Sayın Bakanlarımız Anakara’da Bakanken!
Ermenek’teki madende çalışan madencilere zaman kaybolmasın diye yerin 400 metre altında mecburen yemek yedirdiler.
Zaman kaybolur tuvalete gitmeyeceksiniz diye tuvalet yasağı koydular pet şişeye işettiler.
Yaşadığımız çağda bunları okuduk ve duyduk…
Ermenek, Ermenek olalı bunları ne duydu ne gördü…
DEVAM EDELİM:
Sayın Bakanlarımız Anakara’da Bakanken!
Madenciler yerin 400 metre altında evden getirdikleri: Domates, Soğan ve Yufka Ekmek ile ham keşi su ile yutmaya çalışırken ocağı su bastı…
Sayın Bakanlarımız Bakan olarak hep baktı. Maden emekçileri zehirlendi, Yandı ve su boğuldu. Maden emekçileri sağken hiç bir faydaları ve hayırları olmadı…
Oğlu içerde mahsur kalan telaşlı ve gözü yaşlı bir Anne Suyun akış hızı artsın diye tırnakları ile toprağı yardı. Sayın Bakanlarımız ayağında çizme başında baretle dolaştı teyzenin yaptığını bile yapamadılar…
Her zamanki gibi hep baktılar…
DEVAM EDELİM:
Yoksulları değil, zenginleri doyuramadığımız için Fakirlik vardır.
Güzel Ülkemde madencilerin başına bunların gelmesi! Oğlu mahsur kalan Ayşe Annenin benim çocuğum yüzme bilmezdi suyun içinde ne yapar demesi ve Babası Recep amcanın benim oğlan gitti mi? Diye endişeli sorması! Başka bir Annenin oğlum şimdi orada üşüyordur diye 2 gündür soba yakmıyorum demesi! 3 yaşındaki bir bebeğin Babam bana mama getirecek diyerek beklemesi ve hepimizin yüreğinin bu kadar yanması Sayın Bakanlarımız gerekli önlemleri almadığından değil midir.
"23.02.2015 te Ermenek'teki kömür ocağında 18 işçinin hayatını kaybettiği iş cinayetiyle ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda devlet ve şirket asli kusurlu bulundu"
"Eyyyy Ermenek’te gurur duyanlar"
Siz neyle gurur duyuyorsunuz?
Torosların nazlı ecesi güzel Ermenek’te maden ocağında mahsur kalan maden emekçilerinin onurları ve gururları Toros dağları gibi dik ve yücedir…
Dünyada tarımda kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydik! Güzel ülkemde ve Ermenek’te tarımı ve hayvancılığı bitirdiler bu onurlu ve gururlu maden emekçilerine ocakların derin kuyularında, öğle yemeğinde, Evlerinden getirdikleri, Yufka Ekmek, Domates, Ham keş ile kuru soğan yemeye muhtaç ve mecbur ettiler…
Sayın Bakanlarımız ve seçilen mebuslar TBMM Lokantasında!
(Kırmızı mercimek, kereviz, kabak, soğan, havuç, patates ve naneyle yapılan.) Sultan Mahmut çorbasını 1 liraya…
Mantarlı et soteyi 5 liraya…
Pilavı 1 liraya…
Yoğurt’u 1 liraya…
Künefeyi 2 liraya yerken…
Mebusları seçenler madenci yeraltında öğle yemeğinde Yufka Ekmek, Domates, Ham keş ile kuru soğan yiyordu…
Mebusları seçen bir madencinin 12 aylığının toplamı bir mebusun bir aylığı bile etmiyor…
Bu Adaletse!
Böyle Adalet madenciler gibi derin kuyulara batsın…
Gurur duymak buysa!
Böyle gurur madenciler gibi derin kuyulara batsın…
"Eyyyy Ermenek’te gurur duyanlar"
Siz neyle gurur duyuyorsunuz?
Maden şehitlerimizin eşlerine düzenlenen törende bu sloganı kendinize yakıştırdıysanız!
Canınız sağ olsun…
Duyduğunuz gurura,ve slogana tepki gösteren!
Gururları ve onurları Toros dağları kadar dik ve yüce olan madenci gelinleri tebrik ediyorum ve kendileri ile gurur duyuyorum…
Gurur duymak var türlü, türlü…
Bazen arı bazen kirli…
Yoksulları değil, zenginleri doyuramadığımız için Fakirlik vardır.
İbrahim Demirtaş 10.03.2015 / Mersin
bir konu ancak bu kadar ustalıkla, ince, dokundurucu, ders verici ve derinliğini ortaya koyucu şekilde ele alınabilir..Böyle acıların tavan yaptığı olayla ilgili toplantıda aşırılığa kaçarak şölen havasıyla şak şak ve coşku sergilenmesi insanlığın kaybedişin ve ilkesizliğin ne boyutlara ulaştığını gösterdi. Bu yazının en can alıcı noktası, bu şak şakları yapanların iki yüzlü, riyakar oldukları, esas kendi çıkarlarını gerçekleştirmeye yönelik hareket etmekte olmaları gerçeğidir.
esasında nara atan ve alkış tutanlardan ziyade bu zavallıları organize eden asıl çıkar sahibi odakları veya kişileri ele almak gerekir.. emrindeki insanlara rol yaptıracak ve sonrasında puan kapacak ve şahsi talepleri peşine düşecektir. Törene katılan sayın bakanların bu ortamda siyasi çıkar kokan bu gösteriye ihtiyaçları olmadığı gibi, bu manzaradan rahatsız oldukları kanaatindeyiz. unutmayalım ki, bu tür çıkar peşinde koşan yalakalar, insanı en çabuk ve kolay satanlardır.. insanımızın üzerine bir kara bulut gibi çöken bu iki yüzlülüğü lanetliyorum..
Hasan hocam FİKRET ÜNLÜ konusunda size hiççç katılmıyorum çünkü kazancıya çivi çakmadı bakın Sayın bakanımız LÜTFÜ ELVAN ne konuştuysa arkasında durdu verdiği sözleri unutmadı bize kuru laf değil icraat yapacak adam lazım.SAYGILARIMLA
bende tepkisini koyan zeynep kardeşimle gurur duyarım.helalinden kazanılmış ekmeği içincanından olan madenci kardeşlerimle ve onları fedakar cefakar aileleri ile gurur dyuyorum.orada slogan atan satılmışlar Lütfi beye ve konuklarına zarar verdiler.onlarda böyle terbiyesizlikler gelenek haline geldi<